Ana içeriğe atla

Orchestra'Sion Solistleriyle Geçmişle Dans


    Notre-Dame de Sion İstanbul Lisesi, hem mekan hem de kültürel etkinlikleriyle en sevdiğim yerlerden biri. Okul olarak hem müziği hem de diğer kültürel faaliyetlere ön ayak olmaları, bu çerçevede öğrencilerine çok güzel perspektifler sunmalarıyla gönlümde ayrı bir yerde. Ayrıca İstanbullu sanatseverlere keyifli anlar yaşatmaları paha biçilemez. Ücretsiz ama rezervasyonlu olarak sayısız konser düzenleyerek keyifli orkestralarıyla bizlere çok keyifli anılar sunuyorlar. 

    Okulun mekan olarak insanı saran konser salonu içerisinde hangi eseri dinlesem mutlaka bir keyif ve mutlulukla ayrılıyorum. Hem öğrencileriyle sundukları eserlerde hem de dünyaca ünlü müzisyenleri bir araya getirdikleri performanslarda huzur ve keyifle dolmuş, günlük yaşantımın sıkıntılarından bir parça olsun uzaklaşmış dingin bir şekilde o güzelim bahçeye indiğimi anımsıyorum hep. 

    Pandemiden dolayı uzak kaldığım Notre-Dame de Sion İstanbul Lisesi ve Orchestra'Sion ile dün akşam çok keyifli bir konserde bir araya gelmiş ve ben onlarla hasret gidermiş oldum. Orçun Orçunsel'in konser başlamadan önce o yatıştırıcı sesiyle konserle ilgili kısa tanıtım yaptığı anları ne kadar özlediğimi fark ettim. 

    Orchestra'Sion solistlerinin "Yıldönümünde Geçmişle Dans" başlığıyla sunduğu performans, pandemi koşulları nedeniyle bir koltuk boşlukla oturan dinleyicileri alıp bambaşka mekanlara götürdü. Dans parçalarından oluşan konser programı; Vincent D'indy, Camille Saint-Saens ve Astor Piazzolla'nın süit eserlerinden oluşuyordu. 

    Kış aylarına girdiğimiz Aralık'ın soğuk akşamında enstrümanları ve tınılarıyla dinleyicilere keyifli ve sıcacık bir akşam geçirten Orchestra'Sion solistlerine teşekkür ederim. Zeynep Keleşoğlu (flüt), Didem Karakaya (flüt), Evrim Güvemli (klarinet), Timuçin Abacı (trompet), Nilay Sancar (keman), Rüstem Mustafa (keman), Beste Tıknaz Modiri (viyola), Seren Karabey (viyolonsel), Deniz Yurdakul (konstrabas) ve Orçun Orçunsel (piyano). 

    Sevgili Orçun Orçunsel konserin açılış konuşmasında "Yıldönümünde Geçmişle Dans" başlığıyla ilgili dinleyicileri bilgilendirdi. Programda eserleri çalınacak bestecilerin hepsinin yıldönümü olması hoş bir ortak payda olmuş. 

    Bestecileri aynı sahnede buluşturan yalnızca yıldönümü tarihleri değil, geçmiş dans müziklerine duydukları özlemle yarattıkları eserler. Saint-Saens ile D'indy, 18. yüzyıl danlarını kendi üsluplarıyla işlerken Piazzola ise Vivaldi'nin Dört Mevsim eserini Buones Aires iklimiyle yeniden yorumluyor. Dinleyicilere ise bu üç bestecinin eserlerinin tınılarıyla dolu bir akşamı anıları arasına almak kalıyor.

    Lisenin sitesinden konserlere rezervasyon yapılabiliyor. Bu görsel ve işitsel olarak dinleyicilerine keyifli bir ambiyans sunan okulun etkinliklerine ajandanızda yer açmanızı öneririm.

   Dinlemek isteyenler için okulun Youtube kanalından O. Moulin & M. Gemba - C. Saint-Saens: Marche Heroique Op. 34 eserini bırakıyorum. 

    Keyifli dinlemeler...🐾 🎼

Rezervasyon ve ajanda için buraya tıklayabilirsiniz. 

Okulun Instagram sayfası için buraya tıklayabilirsiniz. 

Orchestra'Sion Instagram sayfası için buraya tıklayabilirsiniz. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Damdaki Kedi

     Damdaki Kedi, bir süredir okuduğum çocuk kitapları arasında yüreğimi en sıcacık yapan diyebilirim. Hem işim gereği hem de açıkçası sevdiğim için çocuk kitapları okuyorum. Akademik metinler, koca koca romanlar ya da kısa da olsa beni derinden etkileyen öykülerin arasında arada bir çocuk kitaplarına sığındığım oluyor. Çocukken okumuş olduğum bazı kitapları yeniden okuyorum hatta. Şeker Portakal’ı, Oz Büyücüsü gibi. Ek olarak içinden kedi geçen bütün metinleri okuma takıntım da beni kedilerin başrolde olduğu farklı öykülere götürüyor. Çocuk kitaplarında da bu konuda oldukça fazla seçenek var. Hayallerimden biri olan kedilerle ilgili bir antoloji hazırlama arzumu da bu şekilde besliyorum. Bir de küçükken çok sevdiğim bir kitabım vardı, yıllarca Bursa’daki evimizdeydi ama sonra kaybolmuş. Kapağını ve hikayeyi yarım yamalak hatırlasam da adını bir türlü anımsayamıyorum. Belki bir gün bir sahaf tezgahında bulurum. Şimdiki ‘ben’ olmamda ve özellikle hayvanlara olan sevgi ve saygımda çok e

Valizdeki Kedi

     Valizdeki Kedi, Göktuğ Canbaba tarafından yazılmış, Sedat Girgin tarafından resimlenmiş bir çocuk kitabı. Evinde miskin bir şekilde uyuklayıp, hayatını bu şekilde geçiren Kiki isimli bir kedinin birden kendisini Paris sokaklarını arşınlarken bulmasını anlatıyor. Sevgili Kikiciğimiz o miskin halinden kurtulup, Paris’te ne işlere bulaştırıyor patilerini.        Bir halı pisisi olan Kiki, bir anda kendini Paris sokaklarında kehanet pisisi olarak buluveriyor. Kedilerle fareler arasındaki savaşı bitirmeye çalışan Kiki, birden sorunlarını unutup Sanat Ağacı’nın hayatını kurtarmaya adıyor kendini. Sanat Ağacı üstte sanatçı kedilere, köklerinde ise farelere kendini yuva yapmış bir ağaç. Bir gün bu ağacı kesmek isteyen biri çıkıyor. Kediler fareleri, fareler ise kedileri suçluyor bu işte. Ama Kiki aslında onların ayrı olmadıklarını birlikte çalışarak ağaçlarını yani evlerini kurtarabileceklerine onları ikna etmeye çalışıyor. Kiki, kediler ve fareler birlik olarak Sanat Ağacı’nı yani evler

Kadınlar Vaizi

           Kadınlar Vaizi en sevdiğim yazarlardan biri olan Hüseyin Rahmi Gürpınar’a ait. Elimdeki kitap Mavi Çatı Yayınları tarafından basılmış. Kitaba geçmeden önce editleme kısmının beni biraz hayal kırıklığına uğrattığını söyleyebilirim. Kitap editi yapan biri olarak aynı sayfayı defalarca okumanın verdiği göz yorgunluğu, zihnin otomatik olarak doğru algılayıp tamamlaması ve bunun sonucunda bazı harf ve kelime hataları elbette olabilecek durumlar, ama bunun çok fazla olması, konuşma cümlelerinin karman çorman edilmesi ise okuyucunun gerçekten keyfini kaçıracak eksilere dönüşüyor.  İçindekiler sayfası da bulunmuyor kitapta. Bu benim için önemli bir detay, o yüzden ekleme ihtiyacı duydum. Başka bir baskısında bu hataların düzeltilip düzeltilmediğini inceleme şansım olmadı ama alırken bunu göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim.  Farklı bir yayınevinin de tercih edebilirsiniz.       Kitaba gelecek olursak eğer, kitaba adını veren hikaye ve onu takip eden kısa öykülerden oluşuyor.