Ana içeriğe atla

Silva Quartet ile üflemeli çalgılar gecesi

 



    Silva Quartet, ülkemizin ilk üflemeli çalgılar grubu. Dört kadın, dört enstrüman ve harika ezgiler... Grubu, 13 Ocak akşamı ilk defa Notre Dame de Sion konser salonunda canlı dinleme fırsatı buldum. Konser duyurusunu görünce hemen sanal ortamlardaki ulaşabildiğim işlerini dinledim ve oldukça keyif aldım. Yakın zamanda canlı dinleyecek olma ihtimalim de beni çok heyecanlandırdı. Her ne kadar kendimi ana vermeyi ve anda kalma konusunda sınırlarımı zorlasam da gün içindeki stresimden dolayı bu keyifli konserin tadını tam anlamıyla çıkaramamış olabilirim. 

    Silva Quartet, 2010 yılında kurulmuş ve tamamı üflemeli çalgılardan oluşan bir kadın müzik grubu. Flütte Duygu Kozak Şahiner, obuada Beste Özensoy, klarnete Merve Nuvasil ve fagotta Hande Everes yer alıyor.  Bir arada, ahenkle oldukça keyifli bir seremoni yaratan bu grubu bulduğum her fırsatta dinlemek isteyeceğim kesin. 

    Grubun repertuarında klasik müzik, Türk müziği, caz, tango, film müzikleri ve popüler müziği sentezleyerek kendilerine ait ortaya çıkarttıkları müzik tarzı da bulunuyor. Keyifli bir dinleme hazzı veriyorlar. 




    Notre Dame de Sion Fransız Lisesi Konser Salonu'nda seçtikleri repertuvar daha çok klasik müzik bestecilerinin eserlerinden oluşuyordu. Yukarıdaki davetiye görselinde program bulunuyor. İçerik için söyleyebileceğim yalnızca üflemeli çalgılarla nasıl güzel bir akşam yaşattıkları olacaktır. 

    Özellikle dört kadını bir arada böyle güzel bir birleşimle görmek, benim konserden alacağım keyfi perçinledi diyebilirim. Bildiğim kadarıyla ülkemizin ilk ve tek üflemeli çalgılar grubu Silva Quartet ve yaklaşık 12 yıldır da enstrümanlarıyla var oluyorlar. Umarım sanat yolcukları çok daha uzun soluklu olur. Ülkenin içinde bulunduğu hali, ataerkil yapıyı ve bir kadın sanatçının sahne kostümü hakkında bile üstüne vazife olmamasına rağmen ahkam kesen kişileri görünce Silva Quartet içimde her şeye rağmen bir şeyleri yeşertti diyebilirim. Emeklerine sağlık! 

Dinlemek isterseniz buraya grubun YouTube sayfasından bir bağlantı da bırakacağım. 

Keyifli dinlemeler...

Silva Quartet

Notre Dame de Sion Fransız Lisesi Konser Salonu

Not: Görseli grubun Facebook sayfasından aldım. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Damdaki Kedi

     Damdaki Kedi, bir süredir okuduğum çocuk kitapları arasında yüreğimi en sıcacık yapan diyebilirim. Hem işim gereği hem de açıkçası sevdiğim için çocuk kitapları okuyorum. Akademik metinler, koca koca romanlar ya da kısa da olsa beni derinden etkileyen öykülerin arasında arada bir çocuk kitaplarına sığındığım oluyor. Çocukken okumuş olduğum bazı kitapları yeniden okuyorum hatta. Şeker Portakal’ı, Oz Büyücüsü gibi. Ek olarak içinden kedi geçen bütün metinleri okuma takıntım da beni kedilerin başrolde olduğu farklı öykülere götürüyor. Çocuk kitaplarında da bu konuda oldukça fazla seçenek var. Hayallerimden biri olan kedilerle ilgili bir antoloji hazırlama arzumu da bu şekilde besliyorum. Bir de küçükken çok sevdiğim bir kitabım vardı, yıllarca Bursa’daki evimizdeydi ama sonra kaybolmuş. Kapağını ve hikayeyi yarım yamalak hatırlasam da adını bir türlü anımsayamıyorum. Belki bir gün bir sahaf tezgahında bulurum. Şimdiki ‘ben’ olmamda ve özellikle hayvanlara olan sevgi ve saygımda çok e

Valizdeki Kedi

     Valizdeki Kedi, Göktuğ Canbaba tarafından yazılmış, Sedat Girgin tarafından resimlenmiş bir çocuk kitabı. Evinde miskin bir şekilde uyuklayıp, hayatını bu şekilde geçiren Kiki isimli bir kedinin birden kendisini Paris sokaklarını arşınlarken bulmasını anlatıyor. Sevgili Kikiciğimiz o miskin halinden kurtulup, Paris’te ne işlere bulaştırıyor patilerini.        Bir halı pisisi olan Kiki, bir anda kendini Paris sokaklarında kehanet pisisi olarak buluveriyor. Kedilerle fareler arasındaki savaşı bitirmeye çalışan Kiki, birden sorunlarını unutup Sanat Ağacı’nın hayatını kurtarmaya adıyor kendini. Sanat Ağacı üstte sanatçı kedilere, köklerinde ise farelere kendini yuva yapmış bir ağaç. Bir gün bu ağacı kesmek isteyen biri çıkıyor. Kediler fareleri, fareler ise kedileri suçluyor bu işte. Ama Kiki aslında onların ayrı olmadıklarını birlikte çalışarak ağaçlarını yani evlerini kurtarabileceklerine onları ikna etmeye çalışıyor. Kiki, kediler ve fareler birlik olarak Sanat Ağacı’nı yani evler

Kadınlar Vaizi

           Kadınlar Vaizi en sevdiğim yazarlardan biri olan Hüseyin Rahmi Gürpınar’a ait. Elimdeki kitap Mavi Çatı Yayınları tarafından basılmış. Kitaba geçmeden önce editleme kısmının beni biraz hayal kırıklığına uğrattığını söyleyebilirim. Kitap editi yapan biri olarak aynı sayfayı defalarca okumanın verdiği göz yorgunluğu, zihnin otomatik olarak doğru algılayıp tamamlaması ve bunun sonucunda bazı harf ve kelime hataları elbette olabilecek durumlar, ama bunun çok fazla olması, konuşma cümlelerinin karman çorman edilmesi ise okuyucunun gerçekten keyfini kaçıracak eksilere dönüşüyor.  İçindekiler sayfası da bulunmuyor kitapta. Bu benim için önemli bir detay, o yüzden ekleme ihtiyacı duydum. Başka bir baskısında bu hataların düzeltilip düzeltilmediğini inceleme şansım olmadı ama alırken bunu göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim.  Farklı bir yayınevinin de tercih edebilirsiniz.       Kitaba gelecek olursak eğer, kitaba adını veren hikaye ve onu takip eden kısa öykülerden oluşuyor.